Balkan coğrafyasının çeşitli ülkelerinden, dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali olan TEKNOFEST için İzmir'e gelen Balkan Gençliği Stratejik İş Birliği Platformu (BALGENÇ) üyeleri, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesini (İKÇÜ) ziyaret etti. Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ve BAYKAR’ın desteğiyle Kuzey Makedonya, Sırbistan Sancak, Batı Trakya ve Türkiye’nin farklı şehirlerinden İzmir’e gelen 100’ün üzerinde Balkan gencini İKÇÜ’de misafir eden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ziyaretten duyduğu memnuniyeti paylaştı.BALGENÇ üyeleri de İKÇÜ Ege ve Balkan Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin (EBAMER) daveti için teşekkür ederek böylesine önemli bir organizasyonda yer almaktan mutluluk duyduklarını ifade etti.  Balkanların Huzuru Türkiye'nin Huzurudur  Türkiye’nin Balkanların ayrılmaz bir parçası olarak görüldüğünü aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, Türkiye için de Balkan coğrafyasının tarihi, kültürel ve güçlü insani bağları bakımından her dönemde hayati önem taşıdığını ifade etti. Balkan ülkeleri arasında akademik iş birliğini derinleştirmek ve ortak yaklaşımların gerçekleştirilmesine hizmet etmek için İKÇÜ adına yoğun çalışmalar yürüttüklerini de kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, İKÇÜ EBAMER’in bu noktada kilit çalışmalara imza attığını belirtti. Prof. Dr. Köse, “Balkanların huzuru Türkiye'nin huzurudur. ‘Balkanlar'da barışın, istikrarın ve refahın teminatı Türkiye'dir’ anlayışını benimsemiş kültürlerin temsilcileriyiz. Bu noktada iki kültür arasındaki gençlik önemli bir köprü oluşturmaktadır. Biz tüm gençlerimizin bu kültür birlikteliğinin bilincinde olduğunu görmekteyiz. Gençlerimiz mutlaka Balkan coğrafyasını ziyaret etmeliler. Oraları gezerken, Anadolu’nun bir kentinde hissedeceklerini göreceklerdir. İKÇÜ’yü ziyaret eden BALGENÇ mensubu gençlerimize en kalbi şükranlarımı sunuyorum” dedi.  Tüm Coğrafyanın Gelişmesine Katkı Sunacak  Merkez olarak gençleri ağırlamaktan duydukları memnuniyeti paylaşan EBAMER Müdürü Prof. Dr. Turan Gökçe de Balkanlar başta olmak üzere tüm coğrafyanın gelişmesine katkı sunacak çalışmalar sunmanın gayreti içinde olduklarını aktardı. Balkan Coğrafyasının sıradan bir coğrafya olmadığını, tarihi akış içinde nakış nakış işlenen medeniyetimizin bir parçası olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Gökçe, tarihi arka planlarıyla hassasiyetle çalışılması, doğru politikalar üretilmesi için akademik anlamda destek olunması gerektiğini vurguladı. Ziyaret, Balkan Gençlerinin kampüs turu ile sona erdi.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile Norm Holding arasında iş birliği protokolü, İKÇÜ Merkez Yerleşkesinde imzalandı. İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren ve Türkiye’nin en büyük bağlantı elemanları üreticisi olan Norm Holding ile İKÇÜ arasında yapılan protokol imza törenine Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Norm Holding Kurucusu ve Onursal Başkanı Nedim Uysal, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu ile Norm Holding Yönetim Kurulu Üyeleri Doç. Dr. Ceyhun Araz ve Muhittin Bilget katıldı. Üretmek ve İhraç Etmek Rekabet Edebilmek İçin Ön Koşul Protokol imza töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, teknoloji alanının tüm dünyada en önemli rekabet unsuru olduğunu ve gelişmelere ayak uydurmadan sürekliliğin sağlanamayacağını belirtti. Günümüzde ülkelerin sahip oldukları kaynaklardan fazlasına ihtiyaç duyduğunu ve uluslararası rekabette öne çıkmak için ihracatın zorunluluk haline geldiğini söyleyen Rektör Köse "Dünyada tüm sektörler çok hızlı bir biçimde değişiyor. Teknolojideki gelişmeleri takip etmek ve bu değişimlere uyarlanmak günümüzde bir zaruret haline geldi. Teknoloji aynı zamanda tüm dünyayı bir pazar haline dönüştürdü. Ülke olarak son yıllarda önemli markalar ve firmalar ortaya çıkarmış durumdayız. Üniversite olarak bu firmalarla yakın iş birliği ve iletişim içinde olma gayreti içindeyiz. Bu kapsamda Norm Holding'in ortaya koyduğu gelişme de örnek olacak cinsten. Biz onların deneyimlerinden yararlanmak yanında onlara nasıl katkı yapabiliriz bu konuda çalışmalar yaptık. Birlikte güçlerimizi birleştirdiğimizde bunun sinerji oluşturacağı inancıyla da bir iş birliği protokolü yapma kararı aldık. Protokol ile bilimsel birikimimizi sanayinin faydasına sunacağız. Onların sahadaki deneyimlerinden de biz yararlanacağız" diye konuştu. Eğitime Büyük Önem Veriyoruz Norm Holding Onursal Başkanı Nedim Uysal ise güçlü olarak ayakta kalmak için bilimsel bilginin çok önemli olduğunu ve üniversite sanayi iş birliklerinin ülke yararına önemli katkılarının bulunacağına inandığını söyledi. Bilimsel bilginin teorik anlamda üretildiğini ancak uygulamaya dönüşme noktasında bazı sorunlar bulunduğunu gözlemlediklerini söyleyen Uysal "Bilgi her alanda olduğu gibi sanayi ve üretim süreçlerinde de en önemli güçtür. Bilginin üretildiği üniversiteler ile yakın iş birliği bugün için bir zorunluluk haline gelmiştir. Güncel bilginin ve yeni gelişmelerin yakından takip edildiği üniversitelerle diyalog içinde olmaya özel önem veriyoruz. Geldiğimiz noktada ülkemizin ihracat hedeflerine katkı yapıyoruz ve ilk 500 kuruluş arasında yer alıyoruz. Bu başarımızı daha da yukarılara çıkarmak için üniversitelerimizle birlikte hareket etmeye devam ediyoruz" dedi.

Pediatrik Uzmanlık Akademisi Derneği (PUADER) ve Büyüyen Çocuk Derneği öncülüğünde bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası “Sağlıklı Büyüyen Çocuk Kongresi”, “Deprem ve Çocuk Sağlığı” teması ile İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ev sahipliğinde başladı. Kongrenin açılışına İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Giresun İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Muhammet Bulut, İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Demokrasi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Berna Dirim Mete, Pediatrik Uzmanlık Akademisi Derneği (PUADER) ve Büyüyen Çocuk Derneği Başkanı Prof. Dr. Bumin Nuri Dündar, kongre eş başkanları Yalova Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vefik Arıca, İKÇÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hatice Yıldırım Sarı, İKÇÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Fatih Esat Topal, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Özer Kaya Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yekta Öncel’in yanı sıra yurt içi ve yurt dışından gelen akademisyenler ile çok sayıda sağlık profesyoneli, öğrenci ve genç Kızılay üniversite temsilcileri katıldı. Çocukluk Çağı Sağlıklı Yaşam İçin Kritik Öneme Sahip Kongrenin açış konuşmasını yapan İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz’ın teşrifleriyle alanında uluslararası başarıya ulaşan Sağlıklı Büyüyen Çocuk Kongresine ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti paylaştı. Çocukların iyi eğitim almaları, olumlu sağlık davranışlarını alışkanlık haline getirmeleri, mutlu bireyler olarak hayatlarını devam ettirmelerinin ülkelerin en önemli sorumluluklarından olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Köse, “Sağlığın geliştirilmesine yönelik bilincin oluşturulması için çok paydaşlı bir bakışa ihtiyaç var. Bireylerin kendi sağlıklarının üzerinde sorumluluk almaları ve bir değer olarak tam iyilik halinin bilincinde olmaları için çocukluk döneminde farkındalığı artırıcı politika ve uygulamalara özel önem verilmelidir.  Gelecekte mutlu bireyler olmak için çocukluk çağı oldukça kritik. Erken yaşta edinilen deneyimler, davranış, alışkanlık ve beceriler, kişiliği biçimlendiriyor. Çocukların fiziksel, zihinsel, sosyal, ruhsal tam iyilik içinde bulunmaları en başta akademinin sorumluluğudur ve çocukların sağlıklı yaşam davranışlarını içselleştirmesi için sağlık uygulayıcılarının ve ebeveynlerin bilinçlendirilmesi ilk adım olarak görülmelidir “dedi. Sağlıklı Büyümenin Önünde En Tehlikeli Engel ‘Bağımlılıklar’ Dünyada özellikle madde bağımlılıkları yaşının giderek düştüğüne işaret eden Rektör Prof. Dr. Köse, bu konuya tüm kurumların iş birliği ve akademinin özel çalışmalarıyla bir bütün olarak yaklaşılması gerektiğini vurguladı.  Prof. Dr. Köse, “Tüketilirken kişiyi tüketen bu maddeler, sağlıklı büyümenin önünde engel olmanın yanında sosyal dokuyu da harap etmektedir. Aile içi iletişim ve ilişkiler başta olmak üzere bu çocukların sosyal hayat içinde kalması için herkesin elinden gelenin fazlasını yapmasına ihtiyaç var.  Aynı şekilde giderek en önemli bağımlılık türlerinden biri haline gelen teknoloji bağımlılığının da üzerinde durulmasına gerek olduğu kanaatindeyim. Hayatı kolaylaştıran bu araçlara aşırı yönelim ve artan bağımlılık, başta çocuklar ve ergenler olmak üzere fiziksel ve zihinsel çok sayıda sorunun ortaya çıkmasına neden oluyor. Sonuçta bağımlılığın ortaya çıkardığı yoksunluk, zihinsel ve ruhsal sorunlara yol açıyor; birey kendini yalnız, çaresiz ve korumasız hissediyor. Teknolojiyi aşırı yönelim bilişsel, duygusal ve sosyal gelişimi olumsuz etkiliyor. Yaşam sevinçlerimiz, geleceğimizin güvencesi çocuklarımız için düzenlendiğimiz bu kongrenin önemli kazanımlar kazandıracağı düşüncesiyle odaklandığımız bu toplantıya ev sahipliği yapmaktan duyduğum memnuniyeti ifade ederek sempozyumun hayırlara vesile olmasını diliyorum. Emeği geçenlere ve tüm değerli katılımcılarımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu. 400 Bin Civarı Gönüllüsü İle Bir İyilik Yolculuğu “Cumhuriyetimizin 100’üncü Yılında Ülkemizde Doğal Afetler ve Kızılay” başlıklı bir sunum yapan Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, asrın felaketi 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin sonrasında yürütülen çalışmalarla ilgili bilgiler verdi.  Prof. Dr. Yılmaz, “Belki birkaç sene daha güçlü duracağımız ve destek olmamız zamanları birlikte paylaşacağız.  Aslında deprem oldu, bitti, değil. Tüm kurumlarımızla birlikte yürütülen çalışmalarımız orda ara vermeden devam ediyor. Bu konferansın ardından deprem bölgesine geçeceğim” ifadelerini kullandı. Kızılay’ın organizasyon yapısına da değinen Genel Başkan Prof. Dr. Yılmaz, 81 ilde 581 şubeye sahip Kızılay’ın 400 bin civarı gönüllüsü ile bir iyilik yolculuğunu temsil ettiğini ifade etti. Sosyal medyada çıkan gerçek olmayan paylaşımlarla ilgili de konuşan Prof. Dr. Yılmaz;  “Hepsinin kötü niyetli olduğunu söyleyemem. İnsanlar birbirinden nihayetinde etkileniyor. Kızılay çok bilinen bir sivil toplum kuruluşu olduğu için Kızılay’ı devlet yerine koymak bazen bir alışkanlık oluyor. Kızılay’ın bir devlet kurumu olduğu, deprem vergilerinden faydalandığı gibi bir takım yanlış bilgiler var. Kızılay kamu yararına çalışan bir sivil toplum kuruluşudur” dedi. Bütçemizin Kaynağı Hayırsever Bağışçılarımızdır Kızılay’ın bütçe ve maddi kaynakları ile ilgili de açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Yılmaz,  gönüllülük temelinde yükselen bir iyilik hareketi olarak tüm kaynaklarının hayırseverlerden gelen destekler olduğunu söyledi. Prof. Dr. Yılmaz,  “Kızılay, bazen maddi bazen manevi bazen fiziksel katkı sağlayan gönüllerimizin bir iyilik yolcuğunu, toplumsal bir hareketi temsil ediyor. Bu sene açıklanan 30 milyar düzeyinde bir bütçesi var. Ama bu bütçede devletin bir kuruş parası yok, deprem vergisi de yok. Bu rakamlar hayırseverlerimizin bağışlarından, uluslararası fonlardan gelen projelerden, kendi kurduğumuz sürdürülebilir gelir kaynaklarından geliyor. Sadece afet zamanında değil, afet olmayan zamanlarda da her nerede kimin ne ihtiyacı varsa yardıma koşan bir organizasyonuz. Çok zor zamanları yaşadık. Ama biz hiçbir zaman görevlerimizden geri kalmadık. Motivasyonumuz düşmesin diye sosyal medya hesaplarımızı askıya aldık. Hepimiz sahadaydık” dedi.  Göç ve mültecilerle ilgili tüm çalışmaların yurt dışından gelen fonlarla sürdürüldüğünü kaydeden Prof. Dr. Yılmaz, “Kızılay kendi vatandaşı, göç mağduru insanlar arasında ayrım yapmaz. Mültecilerle ilgili verilen nakdi destekler ile ilgili olarak şunu belirtmek gerekir ki; bu yardımlar yurt dışı kaynaklı proje temelli, onlar için gönderilmiş şartlı bağışlar olduğunu söylemek isterim” diye konuştu. Gençlerimiz Gurur Kaynağımız Genç Kızılay Topluluğu olmayan üniversitenin kalmadığını belirten ve iyilik hareketinde gençlerden gelen desteklerin altını çizen Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Yılmaz, “60 bin gönüllü, Kızılay aracılığıyla bölgeye gitti. Geleceğin Türkiye’sinin gençlerine çok güveniyorum. Daha çadırların olmadığı ilk günlerde bölgeye giden uyku tulumlarının arasında yatan gençlerimizi gördüm. Gençlerimizin hepsiyle gurur duyuyoruz” şeklinde konuştu. Depremde çocuklar için özel çalışmalar yürütüldüğünü de aktaran Türk Kızılay Genel Başkanı Yılmaz, fiziksel ihtiyaçlarla eş zamanlı olarak psikososyal destek çadırların kurulduğunu aktardı. Prof. Dr. Yılmaz, “Çocuklar etkilenmeden en kolay kurtarılabilecek bireylerdir. Bu süreçte ebeveynlerin doğru konumlandırılması oldukça önemliydi. ‘Ben depremle yaşadım, bunu atlattım, çok güçlüyüm, bundan sonra her afete nasıl müdahale edileceğini biliyorum’ noktasına gelen bir bilinci oluşturmak bundan sonraki en önemli görevimiz olmalı. Uzun bir süreç var önümüzde. Dirençli toplum için afet olmayan zamanlarda çalışmamız gerekir. Hiçbir devlet, hükümet, STK bunu tek başına yapamaz. Bu bir toplum hareketi olmalı ve hepimizin bir yerden el vermesi gerekmektedir. Türkiye’nin geleceği yavrularımız, çocuklarımız en fazla eğilmemiz gereken kesim. Bu kongreyi bu alana ayırdığınız tebrik ederek teşekkür ediyorum. Biz Kızılay olarak sizlerin yapacağı her türlü projede yer alacağımızı, yanınızda olmaya, elinizi tutmaya hazır olacağımızı belirtmek isterim” dedi. Kongre Raporu Yetkililere Sunulacak Kongre Başkanı Prof. Dr. Bumin Nuri Dündar da İKÇÜ ev sahipliğinde, Pediatrik Uzmanlık Akademisi Derneği ve Büyüyen Çocuk Derneğinin katkıları ile gerçekleştirilen Türkiye’nin ilk multidisipliner pediatri kongresinde, ana temalarının “Deprem ve Çocuk” olduğunu kaydetti.  Prof. Dr. Dündar, “Azerbaycan Milli Pediatri Cemiyeti, Türk Pediatri Derneği,  Doğu Pediatri Derneği ve yan dal derneklerinin değerli yönetim kurulu üyelerinin katılımlarıyla, sağlık personeli olarak bölgede görev yapmış üyelerimizin deprem tecrübelerini ve bundan sonraki depremlerle ilgili çocuk sağlığı açısından değerli önerilerini dinleyeceğiz. Yakın zamanda deprem çalışma grubumuzun depremde çocuk sağlığı ile ilgili hazırladığı pratik bilgiler ve algoritmalar içeren kitapçığı da sizlere sunmuş olacağız. Her zaman olduğu gibi Millet olarak büyük fedakârlıklar ve birlik ve beraberlik içinde depremin yaralarının en kısa sürede sarılacağına inanıyoruz” diye konuştu. PUADER olarak çocuk sağlığının her alanında çalışmaya devam edeceklerini kaydeden Prof. Dr. Dündar, Türkiye’nin en büyük çocuk sağlığı dijital platformu 'Çocuk Sağlığı TV' projesi ile pediatri alanında önemli bir boşluğu doldurduklarını ve yine Türkiye’nin ilk İngilizce pediatri olgu sunumu dergisini yayın hayatına kazandırdıklarını aktardı. Prof. Dr. Dündar, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında çocuk sağlığı ve pediatri hemşireliğindeki gelişmeler ile birlikte her zaman olduğu gibi çocuk sağlığının önemli konularını; tıp, hemşirelik, beslenme ve diyetetik, fizyoterapi ve rehabilitasyon, sosyal hizmet gibi multidisipliner alanlardaki uzmanlarımızı ağırlamaktayız. 180’in üzerinde sözel bildiri, 50’ye yakın poster bildiri başvurusu yapılan kongremizde, Pediatri alanında son dönemde ülkemizde yaşanan sorunları, çözüm yollarını da tartışacağız. Daha sonra bunları bir rapor halinde yetkililere sunacağız. Değerli teşrifleri için Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz’a, ev sahipliği yaparak her zaman olduğu gibi yine sonsuz desteklerini gördüğümüz değerli Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse Hocama, üniversitemizin değerli yöneticilerine, değerli kongre eş başkanları Prof. Dr. Vefik Arıca ve Prof. Dr. Hatice Yıldırım Sarı’ya, tüm düzenleme kurulu üyelerimize, sunumlarıyla katkı yapan değerli hocalarımıza, destek veren ilaç firmalarının değerli yöneticilerine teşekkür etmek istiyorum. Bu vesile ile Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını bir kez daha kutluyor, verimli bir kongre olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Azerbaycan, Finlandiya, Avustralya, Kanada, Birleşik Krallık, İsveç, Bosna Hersek’ten bilim insanlarının yer aldığı kongrenin açılış oturumu İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Köse’nin, Türk Kızılay Genel Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz’a hediye takdimi ile tamamlandı.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Prof. Dr. Süleyman Akbulut ile birlikte, dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali olan TEKNOFEST’in İzmir etabında yerini alan İKÇÜ standını ziyaret gezdi. Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yürütücülüğünde düzenlenen, Türkiye'nin teknolojideki gelişimini gösteren TEKNOFEST’in ikinci gününde İKÇÜ çadırını ziyaret eden Prof. Dr. Köse, ülkemizin geleceğine yön verecek projelere imza atan gençlerle gurur duyduğunu ifade etti. İKÇÜ Formula, İKÇÜ Papalagi, İKÇÜ Susona, İKÇÜ Rai, İKÇÜ Team EFE takımlarının da yer aldığı çadırda, projeleriyle ilgili öğrencilerden detaylı bilgi alan Prof. Dr. Köse, tüm takımların üyelerini tebrik etti. En Büyük Güç ‘Gençlerimiz’ Türkiye’nin teknoloji üreten ve geliştiren bir topluma dönüşmesi konusunda gençlerin gösterdiği farkındalığın oldukça önemli olduğunu kaydeden Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın “TEKNOFEST, şu anda tüm gücüyle ülkemizin geleceğine farklı bir ufuk çizgisi. En büyük güvencemiz ve umudumuz TEKNOFEST kuşağıdır” sözlerini hatırlatarak; “Türkiye’nin milli teknoloji hamlesi hedefinde önemli kilit rol oynayan gençlerin, kendi teknoloji projelerini geliştirmeleri ve üretmelerini destekleyen TEKNOFEST, geleceğin teknolojilerini şekillendirmek, özellikle genç nesillerimize bu şuuru aşılamak için önemli bir misyonu başarıyla yürütüyor. Milli Teknoloji Hamlesi’nin başarıyla gerçekleştirilebilmesi için elimizdeki en büyük gücün gençlerimiz olduğunu düşünüyorum. Gençlerimizin her alanda yüksek teknolojiyi milli ve özgün olarak geliştirme iddiasına şahit olmak bizlere gurur veriyor” dedi. Tüm İmkânlarımızı Öğrencilerimiz İçin Seferber Ettik Bu bağlamda festivale iştirak etmekten mutluluk duyduklarını aktaran Prof. Dr. Köse, “Bu gurura katkı sunan, Türkiye’nin her köşesinden festivale katılan, bilime olan ilgisini yaptıkları projelerle ortaya koyan her evladımızı, ülkemizin gelişimini çok daha yüksek noktalara taşıyacak bilim insanları, mucitler, pilotlar, mühendisler, matematikçiler, fizikçiler olarak görüyoruz. İKÇÜ olarak ekipman altyapısı, malzeme desteği, fiziki mekân ve lojistik tüm imkanlarımızı öğrencilerimizin çalışmaları için seferber ettik. Onların başarılı çalışmalarıyla bizlere dönüşü gurur vesilemiz” diye konuştu. Festivale gelen ziyaretçilerden yoğun ilgi gören İKÇÜ standındaki incelemelerini tamamlayan Prof. Dr. Köse, gençlerle bol bol fotoğraf çektirdi.

Türkiye’deki havalimanlarında da kullanılacak ilk yerli üretim 8x8 şasili itfaiye aracını üreten dünyanın önde gelen itfaiye aracı üreticilerinden Volkan İtfaiye ile İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi arasında iş birliği protokolü imzalandı. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, sektörel eğitim ve iş birlikleri konusunda görüş alışverişinde bulunmak üzere İzmir Torbalı’da 135 bin metrekarelik tesiste faaliyet gösteren Volkan İtfaiye'yi ziyaret ederek Volkan İtfaiye Yönetim Kurulu Başkanı İsa Tecim ile Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi öğrencilerinin uygulamalı eğitimlerini de kapsayan bir iş birliği protokolüne imza attı. İmza sonrasında üretim tesislerinde incelemelerde bulunulan Prof. Dr. Saffet Köse’ye Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Prof. Dr. Muhsin Akbaş ve Prof. Dr. Yasin Bulduklu da eşlik etti. Yerli ve Milli Teknolojiye Büyük Katkı Öğrencilerin teorikte gördüklerini üretim aşamasında uygulamalı olarak tecrübe etmesine imkân sağlayacak bu protokolü oldukça önemsediklerini ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, ayrıca İKÇÜ akademisyenlerince firma uzmanları ve yöneticilerine yönelik lisansüstü programlar eğitimler planlanabileceğini aktardı. Prof. Dr. Köse, "Biz üniversite olarak kentimizle, sanayimizle ve STK’larımızla ile iç içe çalışmaya, sektörün lider kuruluşları ile ortak projeler üretmeye yönelik önemli adımlar atıyoruz. İş dünyasına katkıda bulunacak, araştırma-geliştirme çalışmalarını destekleyecek özgün bir model arayışı içindeyiz. Volkan İtfaiye gibi alanında marka olan profesyonellerimizle, eğitim kadromuzla ve öğrencilerimizle güzel alaşım yapıp istihdama yön veren, çok daha iyi yetişmiş mezunlarımızın olmasını sağlamak istiyoruz. Bilginin transferinde, üretiminde ve daha önemlisi insan kaynağının yetiştirilmesinde var olan akademik potansiyelin değerlendirilmesi oldukça önemli. Sanayinin ihtiyacını gören ve ona göre değişim ve gelişim sağlayan bu iş birlikleri ülkemizin katma değerli üretim ve ihracat temelinde kalkınmasına büyük katkı sağlamaktadır. Volkan İtfaiye de dünyanın bu alanda önde gelen kuruluşlarından birisi. Az önce çok sayıda ülkeye ihracat yaptıkları bilgisini de bizimle paylaştılar. Yerli ve milli teknoloji kapsamında önemli işler başarıyorlar. Tamamıyla bizim tarafımızdan, Türk mühendisleri, Türk insanı tarafından üretilen bir araç dünyanın en iyisi durumunda. Bu ülkede taş taş üstüne koyan herkesi kıymetli görüyoruz ve yönde büyük katkılar sağlayan Volkan İtfaiye ’ye teşekkürlerimizi sunuyoruz" diye konuştu. Gençlerimiz Ülke Kalkınmasında “Rol Model” Olmalı Mezunlarımızın Buralarda Karşımıza Çıkması Gurur Verici İKÇÜ’nün özellikle mühendislik alanında lider bir eğitim kurumu olma yolunda hızla ilerlediğini, Türkiye'de yerel yönetim, vakıf üniversitesi ve bir devlet üniversitesini ilk defa bir platformda buluşturan “Kuzey İzmir TEKMER” ile örnek gösterilecek örnek bir başarıya imza attıklarını aktaran Rektör Köse "Teknoparkımız da bugünlerde işlemlerine başlayacak. Orada da Atatürk Organize Sanayi Bölgesinden aldığımız güç ile altyapımızı güçlendirerek yol alıyoruz. Karşılıklı fayda prensibine dayanan sürdürülebilir bir yaklaşım ülkemizin katma değerli üretim ve ihracat temelinde kalkınmasına büyük katkı sağlamaktadır. Üniversiteden sanayiye doğru olan iş birliğinin, sanayiden üniversiteye doğru olan yönünü de kullanarak; dünyaya yön veren, en iyi şekilde yetişmiş mezunları sektöre kazandırmanın peşindeyiz.  Ziyaretimizde burada çalışan bir öğrencimizle karşılaştık. Gençlerimizi lider firmalarda çalışıyor görmek bizlere gurur veriyor. Gençlerimizin ülke kalkınmasında rol model olmasını ve dünyaya örnek olacak çalışmalar yapmasını istiyoruz. Bu protokolün hayırlı olmasını diliyorum" dedi.  İKÇÜ İle Örnek Bir Çalışma Modeli  “Dünyanın En İyi 10 İtfaiye Aracı” olarak gösterilen Lion 8×8’in yer aldığı tesislerle ilgili Rektör Prof. Dr. Köse’ye bilgi veren Volkan Yönetim Kurulu Başkanı İsa Tecim, TÜBITAK, Kalkınma Ajansı, Bakanlıklar da dâhil olmak üzere ulusal ve uluslararası çok sayıda projenin şirketleri tarafından yürütüldüğünü söyledi. Şirket olarak akademik bilgiye büyük önem verdiklerini vurgulayan Tecim, "1974 yılından bu yana sektörün en önemli şirketi haline geldik ve önemli bir bilgi birikimine sahip olduk. Gelinen noktada akademinin bize yol göstermesi, önümüzde olması ve vizyon kazandırması için tüm üniversitelerimizle iç içeyiz. Gelen taleplere olumlu yanıt veriyor, deneyimimizi aktarmaya çalışıyoruz. Yurtdışında yaptığımız iş birliği protokollerinde gençlerimize de istihdam yaratıyoruz. Bu kapsamda İKÇÜ ile birlikte çalışacak olmaktan mutluyuz. Bu protokolle üniversitenin ilgili öğretim planlarında sektör derslerinin yer almasının yanında bu derslerde şirket çalışanları ile öğrencilerimizi buluşturarak katkı sunmaya gayret edeceğiz. İKÇÜ ile örnek bir çalışma modeline başlayacağız” şeklinde konuştu.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) ile Türkiye Adalet Akademisi Başkanlığı (TAA) arasında hâkimler, savcılar, hâkim ve savcı adaylarının lisansüstü eğitim görmelerine, sertifika programlarına katılmalarına imkân sunacak bir iş birliği protokolü imzalandı. Türkiye Adalet Akademisinde bir araya gelen İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ile TAA Başkanı Hâkim Muhittin Özdemir’in imza attığı “Lisansüstü Eğitim ve Ortak Eğitim Faaliyetlerine Yönelik İş Birliği Protokolü” ile hâkim-savcılar ile hâkim-savcı adaylarının hukuk ana bilim dalında güçlendirilmesi, araştırma-geliştirme, bilimsel faaliyetlerde desteklenmesi amaçlanıyor. En Değerli Hukuki ve Ahlaki Kavram Erdem ve Adalettir Üniversitede üretilen bilgilerin sahada elde edilen tecrübeyle bir araya gelmesinden güçlü bir sinerji oluştuğuna dikkat çeken İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse ise akademide üretilen bilgilerin sahaya en etkili şekilde aktarılmasına oldukça önem verdiklerini kaydetti. Temel bilgilerin saha çalışmalarıyla anlam kazandığını belirten Rektör Prof. Dr. Köse, “Bu yaklaşım hem teknik hem de sosyal bilimler alanında büyük öneme sahiptir. Toplumlar, devletler ve milletler için en değerli kavramlar erdem ve adalet kavramlarıdır. Adalet hem hukuki hem de ahlaki bir ilkedir. Bu nedenle, adalet mekanizmasının işleyişine akademik olarak katkıda bulunmak bizim için büyük bir mutluluk kaynağıdır. Hukuk Fakültemizin bu konuda en iyi olanı yapacağına eminim. Bu protokolün her iki kurum için de hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi. Hukuk Alanı, Akademik Çalışmalarla Desteklenmezse Gelişemez İKÇÜ ile imzalanan protokolden duyduğu memnuniyeti dile getiren TAA Başkanı Muhittin Özdemir, akademik çalışmayla desteklenen hukuk eğitimine oldukça önem verdiklerini kaydetti. Günümüzde hukuk davalarının giderek daha fazla uzmanlık gerektiren konuları içerdiğine dikkat çeken Özdemir, “Uzmanlaşma, hukuk sisteminin karmaşıklığı göz önüne alındığında büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle adliyelerde görev yapan hâkim ve savcılar, teorik bilgilere ek olarak yeni deneyimlere, bilgilere ve akademik çalışmalara ihtiyaç duyarlar. Akademi olarak hukuk fakültelerinde verilen teorik eğitimleri, uygulamaya yönelik tamamlayıcı eğitimlerden bilgi ve tecrübe kazandırarak; milletimizin ihtiyaç duyduğu adalet hizmetinin sağlanması için çalışıyoruz” dedi.  “Hukuk alanı, akademik çalışmalarla desteklenmezse ilerlemez ve gelişmez” diye konuşan Özdemir, “Akademik çalışmalarla desteklenen hukuk eğitimi, bizim için son derece değerlidir. Üniversitelerle yapılan bu protokoller aracılığıyla, tüm meslektaşlarımızın yüksek lisans ve doktora programlarına katılmalarını teşvik etmeye devam ediyoruz. Hukuk alanında yol gösterici çalışmalara vesile olacak bu protokolün imzalanmasında emeği geçen sayın İKÇÜ Rektörüne ve hukuk fakültesi dekanımıza teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Milli teknoloji hamlesinin geliştirilmesinde kritik rol oynayan, birçok kuruluşun paydaşlığıyla gelişen ve İzmir'de ilk kez düzenlenen Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST 2023’ün üçüncü ve son durağı Çiğli Havalimanı’ndaki resmi törenle başladı.  Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yürütücülüğünde düzenlenen TEKNOFEST'in açılış törenine, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanı Haluk Görgün, İzmir Valisi Süleyman Elban, BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı, T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse,  İzmir milletvekilleri, üniversite rektörleri ile çeşitli kurumlardan protokol mensupları katıldı. TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, açılışta yaptığı konuşmada, İzmir'de "dünyanın en büyük teknoloji ve inovasyon festivali" olan TEKNOFEST'te gençlerle buluşmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Her genci ülkenin tarihine, kültürüne ve geleceğine katkıda bulunan birer yıldız olarak gördüğünü anlatan Bayraktar, "Sizleri burada görmekten dolayı büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorum. İzmir sadece doğal güzellikleri ile değil, aynı zamanda tarihimizdeki kritik önemiyle de özeldir. İzmir, Kurtuluş Savaşı'nın zafere ulaştığı, Türk milletinin bağımsızlık meşalesinin yandığı yerdir. Bu vesileyle bağımsızlık savaşımızı zafere ulaştıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla yâd ediyorum" ifadelerini kullandı. Rektör Köse’den TEKNOFEST Mesajı Törende konuşmaların ardından ilgili protokol, çeşitli bakanlıklardan yetkililer ve paydaş kuruluşlardan temsilcilerin katılımıyla butona basılarak TEKNOFEST İzmir'in resmi açılışı gerçekleştirildi. Açılışın ardından protokolle birlikte alanda incelemelerde bulunan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, TEKNOFEST 2023'te yer alan İKÇÜ standını ziyaret etti. İKÇÜ Formula, İKÇÜ Papalagi, İKÇÜ Susona, İKÇÜ Rai, İKÇÜ Team EFE takımlarının da yer aldığı çadırı ziyaret eden Prof.Dr. Köse projeleri inceledi, öğrencilerin çalışmaları hakkında bilgi aldı. Gençlerimizin İstikbalimizi Sahiplenmesi Gurur Veriyor  TEKNOFEST yarışlarında İKÇÜ’lü öğrencilerin önemli başarılar elde ettiğini hatırlatan Prof.Dr. Köse, ülkemizin bilimsel ve teknolojik gelişimine katkı sağlayacak, Milli Teknoloji Hamlesinde yerini alacak yeni nesillerin yetişmesi için yapılan tüm  çalışmaları desteklediklerini kaydetti. “Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali olan TEKNOFEST, “Milli Teknoloji Hamlesi” sloganıyla yanan meşaleyi en yükseğe taşımaya devam ediyor. Türkiye’nin bilim ve mühendislik alanlarında yetişmiş insan kaynağını artırmayı hedefleyen TEKNOFEST ile binlerce gencimiz hayallerini gerçekleştirmek için sahaya çıkıyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin yerli ve milli teknoloji üretimleri ile savunma sanayindeki atılımlarının genç nesillerimiz tarafından sahiplenilmesi bizler için gurur vesilesidir” dedi. Türkiye'nin  İHA, SİHA, roket ve uçak üretebilen ve bunları dünyaya pazarlayabilen bir ülke konumunda olduğunu aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu kapsamında değerlendirildiğinde TEKNOFEST’lerin Milli Teknoloji Hamlesine sağladığı katkıların oldukça önem arz ettiğini vurguladı. Prof.Dr. Köse, “Bu platformlar sadece öğrenciler ve akademik camia için değil ülkemizin ve savunma sanayimizin gelişmesi adına da hayati önem taşıyor. Gençlerimizin bilim ve teknolojiye olan ilgisi, yetenekleri, ülkemizin ilerlemesine ve gelişmesine katkı sağlayacak. Burada yarışan gençlerimizin ürettiği projeler, geleceğimize ışık tutacak. Bu nedenle, gençlerimize destek olmak, onları teşvik etmek ve onların potansiyelini en üst düzeye çıkarmak, üniversite olarak en öncelikli hedeflerimizden biridir. İKÇÜ tüm fertleriyle ülkemizin kalkınmasına değer katmak için çalışıyor. Bu vesileyle festivalin düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Her bir öğrencimizi gönülden tebrik ediyorum. Yarışmalarda da başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Strateji Geliştirme Daire Başkanlığınca ilgili personele yönelik “Kamu İhale Mevzuatı ve Diğer Satın Alma Usulleri ile Elektronik İhale Uygulamaları” başlığında bir eğitim programı düzenlendi. Üç gün süren eğitimde, Kamu İhale Kurumu Eğitim Dairesi Başkanlığında görevli Kamu İhale Uzmanları Abdullah Cangir ile Muhammed Bulut tarafından kamu ihale mevzuatına göre ihalelerin nasıl gerçekleştirildiği ve mal alım ihaleleri uygulama süreci hakkında bilgiler sunuldu. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un da katıldığı programı, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Özer Kaya, Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fikri Salman, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Batır, Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hatice Yıldırım Sarı, Strateji Geliştirme Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç ile çok sayıda idari personel takip etti.  Programın açış konuşmasını yapan İKÇÜ Strateji Geliştirme Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç üç gün sürecek eğitim programında, satın alma süreçleri ile ilgili detaylı bir bakış açısı kazandırılması ve ilgili mevzuattaki güncel bilgilerin paylaşılmasının amaçlandığını kaydetti. En Güncel Hükümler Yol Gösterici Olacak Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut da kamu kurumlarının mal ve hizmet alımlarını, yapım işlerini ve danışmanlık hizmetlerini düzenlemek ve ihale süreçlerini denetlemek amacıyla oluşturulan Kamu İhale Mevzuatında, 2022 yılı Ekim ayından itibaren e-ihale sürecine geçilmesi nedeniyle bazı değişiklikler yapıldığını aktardı. Bu değişikliklerin ele alınacağı eğitimin oldukça önemli olduğunu belirten Prof.Dr. Akbulut,  kamu kurumlarının iç kontrol mekanizmaları sayesinde ihalelerdeki riskleri tanımlaması, önlemesi ve yönetmesinin mevzuata ilişkin güncel bilgilere sahip olunmasıyla mümkün olacağını kaydetti.  Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbulut, “Bu üç günlük eğitim sürecinde, Kamu İhale Mevzuatının en güncel hükümleri hakkında bilgi sunacak olan uzmanlarımız özellikle elektronik ihaleler, yapım işleri ihaleleri, mal ve hizmet alım ihaleleri gibi kritik başlıkları da detaylı olarak ele alacaklar. Bu aşamada uzmanlarımız hem güncel teorik bilgiyi aktaracak, hem de pratik uygulamaları örneklerle açıklayarak sizlere katkı sağlayacaklar” ifadelerini kullandı.  İhalelerde Yer Alması Gereken Temel İlkeler  Eğitmenler, Kamu İhale Uzmanları Abdullah Cangir ile Muhammed Bulut da yaptığı sunumlarda, Elektronik Kamu Alımları Platformunun (EKAP) çok kapsamlı bir elektronik proje olduğunu belirtti. Elektronik ihale hakkında bilgiler veren Cangir, kamu hizmetlerinde bürokrasinin azaltılması, hizmet süreçlerinin bilgi ve iletişim teknolojileri destekli olarak yürütülmesi, kamu hizmetlerinin hızlı, verimli, etkin, düşük maliyetli, basit ve güvenli ortamda sunumu gibi amaçları olduğunu belirtti.  4734 Sayılı Kanun hakkında ve ihalelerde yer alması gereken temel ilkelerden bahseden uzmanlar,  saydamlık, rekabet, eşitlik, güvenilirlik, gizlilik, kamu denetimi, ihtiyaçların zamanında karşılanması ve kaynakların verimli kullanılmasının en önemli ilkeler olduğunu vurguladı.  Üç gün süren eğitim programı, ilgili katılımcılara belgelerinin verilmesiyle son buldu.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 2025-2029 Dönemi Stratejik Planlama hazırlıklarına, Stratejik Planlama Ekibinin bir araya geldiği ilk toplantıyla resmen başladı.  İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un başkanlığında kurul ve ekip üyelerine yönelik düzenlenen bilgilendirme toplantısında, Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Muhsin Akbaş, Strateji Geliştirme Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç dekanlar ile akademik ve idari personel hazır bulundu. İKÇÜ’yü Geleceğe Taşıyacak Bir Plan Daha önce 2014-2018 ve 2020-2024 dönemlerini kapsayan iki stratejik planın başarıyla tamamlanmasının ardından yeni dönem çalışmalarına Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin liderliğinde hızla başlanıldığını kaydeden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut, ekip üyelerinin belirlenmesinin ardından girilen sürece İKÇÜ’nün tüm fertlerinin katkı sunacağına inançlarının tam olduğunu söyledi. Prof. Dr. Akbulut, “Tüm birimlerin yöneticileri, personeli ve paydaşlarımızın vereceği katkı ve katılımları; gerçekçi, uygulanabilir ve üniversitemizi geleceğe taşıyacak bir planın ortaya çıkması açısından son derece kıymetlidir. Stratejik planlama sürecinde neredeyiz, nereye ulaşmak istiyoruz, gitmek istediğimiz hedefe nasıl ulaşabiliriz, ulaştığımız başarıları nasıl takip eder ve değerlendirebiliriz sorularının cevaplarını ekip olarak en gerçekçi bir şekilde ortaya koymaya çalışacağız” dedi. Planlama Aşamasını Bitirmek Üzereyiz  İKÇÜ’nün gelecek tasarımında görevlendirilen ekip üyeleri ile aşama aşama belirlenen süreçleri takip ederek bir taslak metin oluşturulacağını aktaran Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbulut süreçle ilgili bilgilendirmede bulundu. Prof. Dr. Akbulut, “Şu anda planlama sürecinin planlanması aşamasını bitirmek üzereyiz. Hazırlık programını tamamlayıp ay sonu itibariyle yayınlamayı planlıyoruz. Çalışmalarımız ‘Neredeyiz’i sorgulayacağımız durum analizi ile sürecek. Bu aşama bizim için çok önemli. Bu analiz, kendimizi ve çevremizi daha iyi tanımamıza yardımcı olarak stratejik planlamanın diğer aşamaları için güçlü bir temel oluşturacaktır. Bu aşamayı da yıl sonundan önce bitirmeyi öngörüyoruz” diye konuştu. Farklılaşma Stratejisi Unsurlarıyla Değerlendirme Mevcut stratejik planda belirlenmiş olan misyon, vizyon ve temel değerlerde gelişen ve değişen ülkemiz ve dünya koşullarına göre bir güncellemeye gerek olup olmadığının da ele alınacağını belirten Prof. Dr. Akbulut, sonrasında ulaşılması istenen noktanın tespit edileceğini söyledi. Prof. Dr. Akbulut, “Nereye ulaşmak istiyoruzun önceliklerini doğru bir zeminde belirleyerek; İKÇÜ’nün geleceğini farklılaşma stratejisi unsurlarıyla değerlendirmeye alacağız.  Üniversitenin vizyonuna ulaşmak için durum analizi sonucunda ortaya çıkan ihtiyaçlar ile konum, başarı bölgesi, değer sunumu ve temel yetkinlik tercihlerinden oluşan amaçlar ve bu amaçları gerçekleştirmeye yönelik hedefleri ortaya koyacağız. Son aşamada da izleme ve değerlendirme faaliyetleri sonucunda elde edilen bilgiler ışığında stratejik plana dair tespitlerimizi taslak halinde yönetimimize sunacağız” şeklinde konuştu. Ekip Üyeleri Farklı Uzmanlık Alanlarından  Strateji Geliştirme Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç stratejik planlama ekibinin farklı uzmanlık alanlarında bilgi, birikim ve tecrübeye sahip akademik ve idari personelden oluştuğunu aktardı. Planlama sürecine dair ayrıntıları paylaşan Başkan Küçükkılınç, farklılaşma stratejisi kavramı üzerinde durarak; bu kavramın yeni kurulan ya da kurumsal gelişiminin başında olan üniversiteler için temel bir tercih olarak belirli alanlarda ihtisaslaşması için önemli bir fırsat oluşturduğunu söyledi. Başkan Küçükkılınç, temel kavramlar ve yasal dayanak, üniversitelerde stratejik planlamanın önemi, stratejik yönetim süreci, temel aktörler, stratejik yönetim sürecinin temel aşamaları, planlama sürecinin planlanması, durum analizi, geleceğe bakış, farklılaşma stratejisi, strateji geliştirme, eylem planı, performans programı, izleme ve değerlendirme gibi başlıklarda bilgilendirmede bulundu.  Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Süleyman Akbulut’un başkanlığında yürütülecek tüm süreçlerin 30 Nisan 2024’te tamamlanarak tebliğ edileceğinin açıklandığı toplantı, ekip üyeleri ve alt çalışma gruplarının ilan edilmesiyle sona erdi.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ)  Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse,  “19 Eylül Gaziler Günü” dolayısıyla idari birimlerde görev yapan gazileri makamında ağırladı. Gazileri bu anlamlı gün vesilesiyle misafir etmekten duyduğu memnuniyeti paylaşan Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, İKÇÜ’nün gelişimine çalışmalarıyla güç katan tüm gazilere teşekkürlerini iletti. Her Zaman Yanlarındayız "Her bir kıymetli gazimize üniversitemiz adına teşekkürlerimi sunuyorum" diye konuşan Prof. Dr. Köse, milletimizin istiklal ve istikbalinin muhafazası için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan, cesaret timsali gazilerin kendileri için baş tacı olduğunu kaydetti. Rektör Prof. Dr. Köse,  “Ölürsek Şehit, kalırsak Gazi oluruz” diyen, egemenliği uğruna asla şehit ve gazi olmaktan kaçınmayacak bir milletin mensuplarıyız. Baş tacımız olan kahramanlarımızın istek ve taleplerini çözmek bizlerin en önemli vazifelerindendir. Her zaman kendilerinin yanında olduk ve olmaya da devam edeceğiz” dedi. Tek tek söz alarak kabulden duydukları memnuniyeti dile getiren İKÇÜ’nün kahraman gazileri ise desteğini daima hissettikleri Rektör Prof. Dr. Köse’ye hassasiyeti ve sevgisi için teşekkür etti. İstiklalimize Uzanan Her Eli Kıran Şanlı Gazilerimize Minnet Borçluyuz Rektör Prof. Dr. Köse de “Çanakkale’den, Kurtuluş Savaşı’na, Kore’den Kıbrıs’a, ülkemizin her karışında teröre karşı verilen mücadeleye, 15 Temmuz’a kadar bu milletin bu devletin bekası için büyük mücadeleler veren; vatanımıza, bayrağımıza, istiklalimize uzanan her eli kıran şanlı gazilerimizin Gaziler Gününü kutluyor; şükran ve minnetlerimi sunuyorum. Aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihâl eden muhterem gazilerimizi rahmetle ve minnetle anıyorum” diye konuştu. Ziyaret, Kurumsal İletişim Koordinatörlüğünce hazırlanan hediyelerin Rektör Köse tarafından gazilere takdim edilmesi ve günün anısına hatıra fotoğrafı çektirilmesi ile son buldu.

Rektörlük Binası içinde yapımı tamamlanan, elektronik sistemlere uygun alt yapı ve son teknoloji ile donatılan yeni Senato Salonunun ilk toplantısı, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse başkanlığında yapıldı.  Senato ve yönetim kurulu üyelerinin hazır bulunduğu toplantıda, 2023-2024 Eğitim-Öğretim Yılı hazırlık çalışmaları hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Toplantıda yeni eğitim-öğretim yılında öğrencilerin en iyi şekilde eğitim almalarına yönelik yürütülen çalışmalar ile yapılması planlanan bilimsel, kültürel ve sosyal etkinliklere yönelik faaliyetler ele alındı.  10 Yeni Derslik Daha Rektör Prof. Dr. Köse, öğrencilerin huzur ve güvenliği, sorunsuz bir eğitim-öğretim dönemi geçirmeleri, ulaşım, barınma gibi başlıkların ana gündemlerini oluşturduğunu ifade etti. Prof. Dr. Köse, “Özellikle öğrencilerimizin eğitim alanlarını genişletmeye, üniversitemizin tüm birimlerinin fiziki şartlarını daha uygun hale getirmeye yönelik çalışmalarımız devam ediyor. 10 yeni dersliğimiz daha bu eğitim yılında öğrencilerimizin hizmetine sunuluyor. En çok öğrencisi olan Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi artan laboratuvar ve eğitim alanı kapasitesine uygun olarak tasarlanan yeni binasına taşındı. Öğrenciyi merkezine alan bir İKÇÜ olarak öğrencilerimizin aldıkları eğitimin yanında kendilerini geliştirmelerine yönelik öğrenci topluluklarımız başta olmak üzere üniversitemizin tüm birimleriyle güzel ve başarılı etkinlikler gerçekleştirmeyi planlıyoruz” diye konuştu. Yeni Akademik Yıl İçin Heyecanlıyız Yüzde yüze yaklaşan doluluk oranıyla en çok tercih edilen üniversiteler arasında yer aldıklarına değinen Rektör Prof. Dr. Köse, alanında uzman akademik ve idari kadrosu ile bir bütün olarak öğrencilerinin daha iyi bir eğitim alması için çalıştıklarını vurguladı. Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı, Destek Hizmetleri birimlerince kampüs alanı içinde sürdürülen çevre, peyzaj düzenlemeleri, altyapı ve onarım tadilat işlerinin aralıksız sürdüğünü vurgulayan İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, “Tüm hazırlıklarımız ile yeni akademik yıl için heyecanlıyız. Yeni dönemin tüm İKÇÜ ailesi için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum" dedi.

Birinci ve ikinci dönem Stratejik Planı ile kuruluş ve gelişim aşamasını başarıyla tamamlayan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde 2025-2029 dönemi stratejik plan hazırlık çalışmalarına başlandı.  Rektör Prof. Dr. Saffet Köse’nin başkanlığında toplanan Strateji Geliştirme Kurulu, yeni döneme ilişkin atılacak adımları masaya yatırdı. Sürekli İyileştirme Anlayışıyla Çalışmaya Devam Ediyoruz Bu döneme kadar yapılan çalışmalardan önemli çıktılar elde edildiğine dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Saffet Köse, Strateji Geliştirme Kurulu olarak katılımcı ve iş birlikçi yaklaşımla bölgenin ve ülkenin kalkınmasına yönelik gereksinimleri ulusal ve uluslararası düzeyde karşılamaya devam edeceklerini kaydetti. Rektör Prof. Dr. Köse, “İlk planımızın uygulama döneminde edindiğimiz tecrübeler ışığında daha bütüncül bir yaklaşımla ve katılımcılık esası en üst seviyede uygulanarak ikinci planın çalışmalarına 2018 yılında başlamıştık. 2019 yılında çalışmaları tamamlanan 2020-2024 Dönemi Stratejik Planı ile üniversitemizde yürütülen tüm süreçlerde kaliteli hizmet sunmak, paydaş memnuniyetini ve bilimsel eğitimin niteliğini artırmak hedeflendi. İKÇÜ, bilimsel araştırmaların yanı sıra öğrencilerine sosyal, kültürel ve sportif alanlarda da en iyi imkânları sunmayı sağlama çabası içinde çalışmalarını sürekli iyileştirme anlayışıyla devam ettirmektedir” diye konuştu. Öğrencilerimizin Tüm İmkânlara Sahip Olması Önceliğimizdir Stratejik yönetimin öncelikle hedef koymakla ilişkili olduğunu belirten Rektör Köse, ölçülebilir çıktılar için planlama aşamasında gerekli çalışmaların titizlikle yapılmasının önemine vurgu yaptı.  Rektör Prof. Dr. Köse, “Üniversitemiz için kaliteli bilimsel eğitimin yanı sıra sosyal, kültürel ve sportif alanlarda da öğrencilerimizin tüm imkânlara sahip olması önceliğimizdir. Bilimsel araştırma yeteneğimizin arttırılması, lisansüstü eğitim ile Ar-Ge faaliyetlerimizin bütünleştirilmesi, bilginin değere dönüştürülmesi ve insan kaynağımızın daha da zenginleştirilmesi, yeni stratejik planımızın ana eksenini oluşturmaktadır. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesini geleceğe taşımada çok önemli işlev göreceğine inandığım yeni stratejik planın başarılı bir şekilde uygulanması başta yöneticilerimiz olmak üzere tüm personelimizin özverili çalışmalarına bağlıdır. Ben tüm çalışmalarımıza katkı veren paydaşlarımıza teşekkür ediyor, başarılı çalışmalar diliyorum" dedi.  Toplantı, Strateji Geliştirme Daire Başkanı Erkan Küçükkılınç'ın 2025-2029 Dönemi Stratejik Plan hazırlık sürecine yönelik yürütülecek çalışmalar ve Strateji Geliştirme Kuruluna yönelik sunumu ile devam etti.  Toplantı, görüş alışverişi ve önerilerin dinlenmesi ile son buldu.

Moğolistan Büyükelçisi Munkhbayar Gombosuren, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesine (İKÇÜ) nezaket ziyaretinde bulundu. Rektör Yardımcısı ve Rektör Vekili Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun ağırladığı Büyükelçi Munkhbayar Gombosuren’in ziyaretinde, İKÇÜ Türkiyat Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şaban Doğan, Türk İslam Arkeolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ersel Çağlıtütüncigil ile Genel Sekreter Yardımcısı M. Enes Uzun da hazır bulundu. Görüşmede, İKÇÜ ile Moğolistan üniversiteleri arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi imkânları ele alındı. Büyükelçi Gombosuren’in ziyaretinden duydukları memnuniyeti paylaşan Rektör Yardımcısı ve Rektör Vekili Prof. Dr. Yasin Bulduklu, iki ülke arasında geçmişten bugüne uzanan sevgi ve kardeşlik bağına değinerek İKÇÜ-MUİS Türkoloji Araştırmaları Enstitüsünün bu bağda çok önemli bir misyon yürüttüğünü ifade etti.  İkili İlişkilerin Pekiştirilmesinin Destekçisiyiz  Eğitim ve siyaset gibi başlıca konularda iki ülke arasında yürütülen yakın iş birliklerine dikkat çeken Moğolistan Büyükelçisi Munkhbayar Gombosuren, İKÇÜ ile kurulan akademik bağı oldukça önemsediklerini kaydetti. Kendisinin de İzmir’de eğitimini tamamladığı bilgisini aktaran Büyükelçi Gombosuren, Türkiye-Moğolistan arasındaki yakın eğitim iş birliklerine bir örnek teşkil ettiğini vurguladı. Büyükelçi Gombosuren, “Cumhurbaşkanlığımızın kararnamesiyle Dostluk Madalyası’na layık görülen İKÇÜ Türkiyat Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şaban Doğan ile Dr. Ankhbayar Danuu’nun İKÇÜ - Moğolistan Devlet Üniversitesi (MUIS) Ortak Türkoloji Enstitüsü adına yürüttükleri çalışmalarını memnuniyetle takip ediyorum. İkili ilişkilerin pekiştirilmesine yönelik atılacak adımların destekçisi olmaya devam edeceğiz. Beni de İKÇÜ’de misafir ettiğiniz için şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.    Ata Yurdumuzu Önemsiyoruz İki ülke geçmişine ışık tutan Van Aladağ bölgesinde yürütülen kazı çalışmalarını heyecanla takip ettiklerini ifade eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bulduklu, İKÇÜ’nün bu alanda üstlendiği misyonun önemine değindi. Rektör Prof. Dr. Saffet Köse ile birçok kez Moğolistan’ı ziyaret ettiklerini kaydeden Prof. Dr. Bulduklu, “Türk İslam Arkeolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ersel Çağlıtütüncigil başkanlığında, Moğolistan Devlet Üniversitesi Öğretim Üyesi ve İKÇÜ - MUIS Türkoloji Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Dr. Ankhbayar Danuu ile Türk- Moğol bilim insanlarının Van Aladağ bölgesinde yürüttüğü çalışmaları Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse de yakından takip ediyor. Örnek bir iş birliği içindeyiz ve yönetim olarak destek vermeye çalışıyoruz. Moğolistan Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Din Politikaları Başdanışmanı Bum-Ochir Dulam, geçtiğimiz yıl İKÇÜ’ye yaptığı ziyarette iki milleti akraba olarak nitelendirmişti. Bizler de bu tanımı destekliyoruz ve Moğolistan’ı ata yurdu olarak görüyor ve büyük önem veriyoruz. Bu çerçevede atılacak adımların içinde olmaktan mutluyuz” dedi. Ortak Program Çalışmaları Yapıyoruz Görüşmede söz alan İKÇÜ Türkiyat Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şaban Doğan da Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına ortak program konusunda başvuru aşamasında oldukları bazı programların bulunduğu müjdesini verdi.  Prof. Dr. Doğan, “Rektör Prof. Dr. Saffet Köse hocamız ile yaptığımız Moğolistan ziyaretlerinde, Moğolistan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ve Moğolistan Devlet Üniversitesi ile ön protokoller imzalanmıştı. Bu protokollerden yola çıkarak Moğolistan Devlet Üniversitesi ile “Mongolistlik ve eski Türkçe”, Moğolistan Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile “Modern Türkiye Çalışmaları” başlığında ortak programlar konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Gerekli izinlerin alınması durumunda  üç programda alınacak öğrenciler hem Türkiye’de hem de Moğolistan’da eğitim alacaklar” şeklinde konuştu. Prof. Dr. Doğan, hâlihazırda 67 Moğol öğrencinin İKÇÜ’de misafir öğrenci olarak eğitim gördüğünü, 15 öğrencinin daha kabul aşamasında olduğu bilgisini de sözlerine ekledi.  Moğolistan Büyükelçisi Munkhbayar Gombosuren’in İKÇÜ temasları, İKÇÜ - MUIS Türkoloji Araştırmaları Enstitüsü ziyareti ile son buldu.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde (İKÇÜ) kayıt heyecanı başladı.  Kayıtların başladığı ilk günde, Turizm Fakültesi, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi ile Su Ürünleri Fakültesini kazanan ve şahsen kayıt yaptırmak isteyen yeni İKÇÜ’lüler, Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda kurulan kayıt masalarından işlemlerini tamamladı. İlk Kayıt Prof. Dr. Akbaş’tan İKÇÜ’lü olmanın heyecanını yaşayan öğrenciler ve aileleri kayıtların ilk gününe yoğun bir ilgi gösterirken, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, yeni eğitim ve öğretim yılının ilk kaydını bizzat yaptı. Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü Zeynep Karacan’ın kaydını gerçekleştiren Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, öğrenci ve ailesini tebrik ederek başarılar diledi. En Fazla Tercih Edilenler Arasındayız Öğrenci İşleri Daire Başkanlığının koordinasyonuyla 1 Eylül ’e kadar devam edecek yüz yüze kayıt işlemleri ile ilgili konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbaş, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçlarına göre İKÇÜ’nün yüzde 99,7’lik doluluk oranı ile en fazla tercih edilen üniversiteler arasında yer aldığını ifade etti. Öğrenciler ve ebeveynlerinin bu mutlu günde yaşadıkları heyecana ortak olduklarını belirten Prof. Dr. Akbaş, İKÇÜ’nün ‘Farkındayız Farklıyız’ sloganıyla yükselen bir marka değerinin olduğunu belirtti. Prof. Dr. Akbaş, “Üniversitemizin genel olarak tercih edilme oranı oldukça yüksek. Bütün programlarımız ve ilk kez öğrenci alan Hukuk Fakültesi Lisans Programı, Sanat ve Tasarım Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümü, Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Tıbbi Laboratuvar Teknikleri Bölümü yerleştirme verileri ile hedeflediği doluluk oranını yakaladı. Orman Mühendisliği bölümü tüm orman fakülteleri arasında öğrenci tercihlerinde 1’inci sırada yer alırken, Orman Endüstrisi Mühendisliği bölümü ise tüm Orman Fakülteleri arasında öğrenci tercihlerinde 2’nci sırada yer aldı. İKÇÜ olarak öğrencilerin yoğun ilgisiyle karşılaşmanın haklı gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz” diye konuştu.  Evinize, İKÇÜ’ye Hoş Geldiniz! “Ailemiz her geçen yıl giderek büyüyor” diyen Prof. Dr. Akbaş,  İKÇÜ’yü tercih eden öğrencilerin, gelecekleri ve kariyerleri için çok doğru bir adım attıklarını ifade etti.  Kırk dört lisans ve beş ön lisans programına okul birincileri kontenjanları da dâhil olmak üzere toplam 3412 öğrenci yerleştiğini bilgisini veren Prof. Dr. Akbaş, “Her geçen gün daha önemli ve güzel işler başarmaktayız. Bu büyümenin ve gelişmenin tercihlere yansıması mutluluk verici. Gelişen teknoloji ve bilimin ışığında elimizdeki tüm imkanları seferber ederek öğrencilerimizi gelecek hedeflerine taşıma gayreti içinde olacağız. Sizleri bu yolda başarılı kılacak deneyimli akademik ve idari kadromuzla her zaman yanınızda olduğumuzu bilmenizi isterim. Evinize, İKÇÜ’ye hoş geldiniz. Eğitim hayatınızın sağlık, mutluluk ve başarılarla dolu olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı. E-Devlet üzerinden başlayan kayıt işlemleri, 28 - 30 Ağustos 2023 tarihleri arasında https://www.turkiye.gov.tr web sayfasından yapılırken; şahsen kayıt işlemleri ise 01.09.2023’de İlahiyat Fakültesi, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi, Gemi İnşaatı ve Denizcilik Fakültesi ve Orman Fakültesi ile tamamlanacak.

Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından Kurumsal Akreditasyon Programında (KAP) yer alan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinde (İKÇÜ) kalite sürecinde yürütülen çalışmalar aralıksız devam ediyor. Kalite Koordinatörlüğü ile Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü paydaşlığında düzenlenen, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz’in başkanlığında yapılan KAP Toplantısında, birimlerin web sayfalarında bulunan kalite güvencesi içeriklerinin güncellenmesi başlığı ele alındı.  Tüm akademik ve idari birimlerin web sayfası sorumlularının katıldığı toplantıda konuşan Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Funda İfakat Tengiz ziyaretlerde, web sayfalarının içerik güncelliği, güncellemeleri yürüten sorumluların olması, kurum iç değerlendirme raporununun, (KİDR) kurumsal akreditasyon programı kılavuzu, ölçütleri ve derecelendirme anahtarının (rubrik) bilinirliği, akademik, idari personel ile öğrencilerin kalite süreçleri hakkında bilgiye sahip olması gibi başlıkların değerlendirileceğini ifade etti.  Pilot Fakülte: Su Ürünleri Fakültesi  Birimlerin web sayfalarında bulunan kalite güvencesi içeriklerinde bir standart sağlanması, herhangi bir içerik bulunmayan birimlerde ise kalite güvencesi dokümanlarının ivedilikle eklenmesine dikkat çeken Doç. Dr. Tengiz, “Tüm web birimi sorumlularımız, kolaylık olması açısından pilot fakülte seçtiğimiz Su Ürünleri Fakültesinin web alanındaki kalite güvencesi menüsünü inceleyip; gereken başlıkları ve içerikleri kendi birim web alanlarında uygulayabilirler. Üniversitemiz mensupları, KAP süreciyle ilgili tüm bilgi ve belgelere kalite.ikcu.edu.tr den ulaşabilir. Kalite ekip işidir. Bu anlamda kalite komisyonluğunca yürütülen çalışmaların tüm alt birimlerde karşılık bulması oldukça önemlidir” dedi. KAP Sürecini Başarıyla Tamamlayacağız Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu ise planlama, uygulama, kontrol ve önlem al (PUKÖ )döngüsünün kurumun tüm birimlerince başarılı bir şekilde tamamlanmasının ve yaygınlaştırılmasının kurumsal akreditasyon programının en önemli özelliklerinden biri olduğunu kaydetti. Kalitenin ölçülebilir ve yönetilebilir bir kavram olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bulduklu, “Akreditasyon kavramı eğitimin kalitesini güvence altına almak adına başta öğrenciler olmak üzere yükseköğretim sisteminin tüm paydaşları için oldukça önemli kazanımlar sağlamaktadır. Kaliteye inançlı, destek verici örgütsel yapıya sahip olan İKÇÜ olarak kalite yönetim sistemimizde yer alan tüm koordinatörlük ve komisyonlardaki akademik ve idari personelimiz ile KAP sürecini başarıyla tamamlayacağımızı düşünüyorum” diye konuştu. Web Sayfalarında Kurumsal Çizgi Akreditasyon sürecinde, “Kamuoyunu bilgilendirme” başlığının şeffaflık ve hesap verilebilirliğin sağlanmasında önemli bir araç görüldüğünü aktaran Prof. Dr. Bulduklu, web sayfalarının da bu kavramın bir aynası olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Bulduklu, “Kalite kültürünü özümseyen, kamuoyunun saydam bir şekilde bilgilendirilmesini içeren faaliyet raporları, etkinlikler, duyurular, haberler; güvenlik ve kişisel bilgilerin gizliliği gibi kalite boyutları göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Kurumsal sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşımlar dâhil olmak üzere tüm bilgi aktarımları kurumsal çizgide olmalıdır. Bu noktada web ve sosyal medya sorumlularına önemli görevler düşmektedir. Güncel paylaşımların yapılmasının yanı sıra hakkımızda, tarihçe, öğrenci bilgi sistemi, akademik ve idari kadrolar,  bölümler, ders içerikleri, akademik takvim, formlar, iletişim gibi menülerde yer alan bilgilerin belli aralıklar düzenlenmesi kamuoyu ile etkileşimimizde doğru iletişim kanalları oluşturacaktır. Önümüzdeki günlerde bu süreçlerde yer alan ekip üyelerimiz için yeni eğitimler düzenlemeyi planlamaktayız” şeklinde konuştu. Toplantı, soru görüş ve önerilerin değerlendirilmesiyle sona erdi.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) 2023-2024 eğitim-öğretim yılında daha güzel bir kampüs oluşturma hedefiyle öğrencilerini karşılamaya hazırlanıyor.  Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığınca kampüs alanı içinde sürdürülen çevre, peyzaj düzenlemeleri, altyapı ve onarım tadilat işlerini yakından takip eden İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, çalışmaları yerinde görmek için kampüs içi incelemelerde bulundu. Yetkililerden bilgi alan Rektör Prof.Dr. Saffet Köse, çalışmaların hızlandırılması talimatını verdi. Kurumsal Kimliğe Yakışır Yapılar Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş, Prof. Dr. Yasin Bulduklu’nun da eşlik ettiği incelemelerde Rektörlük Binasında yapımı devam eden yeni Senato Salonu hakkında yetkililerden bilgi alan Prof.Dr. Köse,  yeni alanın modern bir bilgi işlem altyapısı ile güçlendirileceğini söyledi. Üniversite ana giriş kapısı takı, Tuzla giriş kapısı takı, Fen ve Mühendislik Fakültesi Binası ile spor salonunun kurumsal kimliği uygun bir görsellikle ele alındığını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, özellikle çevre düzenlemelerinde yeşil alanların arttırılması üzerinde hassasiyetle durduklarını belirtti. Prof. Dr. Köse, “ Diş Hekimliği Fakültesi kampüs alanımıza taşınması ile hem İzmir modern bir diş hastanesi kazanacak hem de eğitsel ve bilimsel faaliyetlerimizin altyapısı daha da güçlenecektir. Bunun yanında üniversitemizin olduğu kadar ulusal çapta kazandığı başarıyla üniversite paydaşlarımızın da gözdesi olan UBYS’nin mimarlarını, modern bir tasarım ile planlaması tamamlanan Bilgi İşlem Merkezi’ne taşımayı planlamaktayız” dedi. Tüm Laboratuvarlar Merkez Binada Mühendislik Fakültesi laboratuvarlarının ağustos ayı itibariyle yeni binaya taşınmasının öngörüldüğünü ifade eden Rektör Prof. Dr. Köse, tüm laboratuvarların merkez binada olmasının hem öğrenciler hem de akademisyenler için kolaylık sağlayacağını aktardı. İzmir’imize Özel Bir Kültür Merkezi  2011 yılında İKÇÜ’ye tahsis edilen İzmir’in tarihi mirası ve en eski hastanesi olan Mithatpaşa Askeri Hastanesi ile ilgili süreci yakınen takip ettiklerini de ifade eden Prof. Dr. Köse, İKÇÜ Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı tarafından restorasyonu ikmal işi için mayıs ayında çıkılan ihale sürecinin haziran ayında tamamlandığını söyledi. Rektör Prof. Dr. Köse, “Mithatpaşa Yerleşkemizde yer alan İzmir’in tarihinin kültürünün bu önemli mirasın yüzünü tekrar kente döndürmek için gayret göstermekteyiz. Bu özel yapıyı tarihi dokusundan aldığımız ilhamla İzmir’imize özel bir kültür merkezi olarak dönüştürmeyi planlıyoruz” diye konuştu. Ulaşımda Sorunsuz Bir İKÇÜ Çiğli tramvay hattının dönem başında İKÇÜ’ye ulaşması için güzergahtaki altyapı çalışmalarının aralıksız devam ettiğini ifade eden Prof. Dr. Köse, “Tramvay hattı ile İKÇÜ İzmir için kavşak noktası olacaktır. İZBAN Kâtip Çelebi Üniversitesi durağının ihale sözleşmesinin mayıs ayında imzalandığını biliyoruz Dolayısıyla böylelikle ulaşımda sorunsuz bir üniversite haline gelmiş oluyoruz” şeklinde konuştu.   Her Şey Gençler İçin Biri yarı olimpik olmak üzere iki havuzu, tenis kortları, basketbol ve voleybol sahaları ile sportif faaliyetlerin yanında genç İKÇÜ’lüleri sosyal ve kültürel alanlarda besleyecek canlı bir kampüs oluşturmak için yönetim olarak çok çalıştıklarını kaydeden Rektör Prof. Dr. Köse, “İKÇÜ Ailesinden gelen tüm öneri ve istekleri önemle değerlendiriyoruz. ‘Burası senin yerin’ derken İKÇÜ’yü birlikte tasarlayalım, birlikte geliştirelim de demek istiyoruz. Öğrencimiz varsa biz de varız” dedi.

“Farkındayız, Farklıyız” sloganıyla öğrencisini önceleyen eğitim anlayışı ve başarı ivmesiyle her geçen gün farklılığını gösteren İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) “Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günleri” kapsamında en doğru kararı vermek isteyen adayları kampüste ağırlıyor. 28 Temmuz 2023 Cuma Günü mesai saati bitimine kadar devam edecek İKÇÜ Fakülte ve Bölüm Tanıtım Günlerinde gençler ve en az onlar kadar heyecanlı olan ebeveynleri; Balatçık Merkez Kampüsünde Fuaye alanında yer alan tanıtım stantlarında istedikleri bölümler hakkında akademisyenlerden bilgi alırken; kampüsü de görme fırsatı yakalıyorlar. Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte tercih sürecine giren gençlerin heyecanlarını paylaştıklarını ifade eden Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Akbaş, stantları ziyaret ederek İKÇÜ’ye misafir olan gençler ve aileleriyle sohbet etti. 'Farkında ve Farklı' Genç İKÇÜ’lüleri Bekliyoruz Her fakülteden akademisyene soru sorma imkânının olduğu alanda ayrıca öğrenci işleri, sağlık, kültür ve spor daire başkanlığı, kurumsal iletişim koordinatörlüğü, uluslararası öğrenci koordinatörlüğü birim sorumlularının da yer aldığını aktaran Prof. Dr. Akbaş, eğitim-öğretim olanakları, uluslararası değişim programları, yemek, barınma, kampüs yaşamı gibi konularda yetkililerle birebir görüşme imkânı sunulduğunu söyledi.   Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Akbaş, “Üniversite tercih dönemi sadece bir meslek belirleme süreci değil öğrencilerimizin geleceğini de belirleyen bir zaman dilimidir. Egenin incisi İzmir’de öğrenciyi merkeze alan, öğrencilerinin mutlu olduğu 'Farkında ve Farklı' genç İKÇÜ’lüleri bünyesine katacak olmanın heyecanını taşıyan, hızla büyüyen bir üniversiteyiz. URAP'ın üniversitelerin akademik performansları doğrultusunda her yıl yayımladığı listeye göre 2000 yılından sonra kurulan üniversiteler içinde en iyi ilk üç üniversite arasında yer alıyoruz.  Bu başarı ivmesinin en güzel göstergesidir” dedi. Eğitim Verirken Kariyer Planlaması Nitelikli öğrenci mezun etmenin bilinciyle öğrencilerin derste öğrendiklerini pratikte hayata geçirme fırsatı bulması için staj imkânları geliştirdiklerini belirten Prof. Dr. Akbaş, 3’üncü nesil üniversitelerin sahip olduğu iş ve sanayi dünyasına yönelik projeler üretebilen, girişimci profesyonel yaşamda tercih edilen bireyler yetiştirme gayretinde olduklarını söyledi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr.Akbaş, “TÜBİTAK öğrencilere yönelik proje kategorilerinde gençlerimizin her yıl kazandığı başarılı sonuçlar bizleri gururlandırmaya devam ediyor. Kaliteli akademik ve idari kadromuzla en iyi eğitimi sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Kariyerini eğitim verirken planladığımız öğrencilerimizin geri bildirimlerine de büyük önem veriyoruz. Öğrenci toplulukları ve öğrenci organizasyonlarına yönelik çalışmaları her daim destekliyoruz ve varlık sebebimizin öğrencilerimiz olduğunun farkındayız” diye konuştu. İKÇÜ Hukuk İle Çok İddialı İlk öğrencilerini alacak Hukuk Fakültesinin heyecanını da paylaştıklarını ifade eden Prof. Dr. Akbaş, Ege Bölgesi'nde İngilizce eğitim veren ilk devlet üniversitesi hukuk fakültesi olmasının önemine vurgu yaptı. Uluslararasılaşmanın önem kazandığı yeni dünyada, İKÇÜ’den, çağı doğru okuyan ve çağın gerektirdiği donanıma sahip hukukçular çıkacağına emin olduklarını kaydeden Prof. Dr. Akbaş, “ İKÇÜ Hukuk Fakültesi ilk yılında 60 kişilik kontenjan ile adayların karşısına çıktı. Bunun yanında lisans eğitimlerini başarıyla sürdüren Diş Hekimliği, Eczacılık, Gemi İnşaatı ve Denizcilik, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Mühendislik ve Mimarlık, Orman, Sağlık Bilimleri, Sosyal ve Beşeri Bilimler, Su Ürünleri, Tıp ve Turizm Fakültesi, sağlık, mühendislik ve sosyal bilimler alanında ülkesi ve milleti için üreten, yenilikçi, girişimci ve risk almaktan korkmayan nesiller yetiştirmeye devam ediyor.  Kısa zamanda Türkiye’nin gözde üniversiteleri arasına giren, gençlerimizin teveccühünü kazanan bir yükseköğretim kurumu olmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Gelemeyenler İçin adayogrenci.ikcu.edu.tr Yayında Kampüse gelemeyen öğrenciler için hazırlanan ‘Aday Öğrenci” bilgilendirme web sayfasından da faydalanabilineceğini hatırlatan Prof.Dr.Akbaş,  İKÇÜ Kampüsü ziyaret edecek tüm gençleri ve ailelerini tanıtım günlerinde ağırlamaktan mutluluk duyacaklarını sözlerine   ekledi.

Türk Tarih Kurumu Başkanlığı, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı ve İzmir Valiliği iş birliğiyle düzenlenen Türkiye İktisat Kongresi 2023, aslına uygun olarak yeniden yapılan İzmir İktisat Kongresi binasında başladı İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’nin de hazır bulunduğu açılış törenine, İzmir Vali Vekili Hulusi Doğan, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Muzaffer Şeker, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin ile yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda bilim insanı, iktisatçılar, maliyeciler, bürokratlar ve protokol üyeleri katıldı.  İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesinin de katkı sağladığı etkinlik çerçevesinde; Türkiye Cumhuriyeti’nin tarım, sanayi, ticaret, turizm, finans ve kalkınma yolculuğu masaya yatırılıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajının okunduğu kongrenin açılışında konuşan İzmir Vali Vekili Hulusi Doğan yüz yıl önce aynı alanda düzenlenen İzmir İktisat Kongresi binasının tarihi sürecindeki rolünü anlattı. Geçmiş dönemlerde yıkılan binanın İzmir Valiliğinin girişimleriyle yeniden aslına uygun yapıldığını ve yüz yılın ardından kongrenin yine aynı alanda yapılmasının önemli olduğunu ifade etti.  Geçmişin Tecrübelerinden İstifade Etmemiz Lazım  Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Kurtuluş Savaşı'nın ardından Türkiye'nin büyük atılımlar gerçekleştirdiğini, bunda İzmir'de gerçekleştirilen ilk İktisat Kongresinin büyük payı olduğunu söyledi. Çam, “Dokuz Eylül’deki zaferle birlikte bu şehirde iktisadi mücadele başlatıldı ve masa başında zaferler kazanılarak bu süreç tamamlandı. Tahıl koridorunun durdurulduğu günlerde, ekonomik olarak nasıl bir sıkıntının yansıyacağının belli olmadığı bir dünyada, burada yaşananların tecrübelerinden istifade etmemiz lazım. Bu coğrafyada yaşam kolay değil. Her alanda güçlü şekilde çalışmalara devam etmeliyiz. 100 yıl önce verilmek istenen mesajları almış ve güncellemiş olarak devam etmemiz gerekiyor. 100’üncü yılımızı kutlarken tecrübeleri ciddi şekilde desteklememiz ve geliştirmemiz gerekiyor. Bizim her şeyi yeniden sorgulayarak temelden aldığımız birikimlerle mücadelemize devam etmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu. Ekonomik Bağımsızlık Türkiye Yüzyılı Vizyonunun Temeli Kongrede “İslamiyet’in İlk Devirlerinde İktisadi Hayat” oturumunun başkanlığını üstlenen  Rektör Prof. Dr. Köse, yaptığı sunumda iktisadî bağımsızlıkla güçlendirilmeyen siyasî bağımsızlıkların kalıcı olamayacağını kaydetti. Ülkelerin iktisadi rekabetlerinin oldukça yoğun yaşandığı yeni dünya düzeninde Türkiye’nin bunun farkında ve oldukça sağlam adımlar atarak ilerlediğini aktaran Rektör Prof. Dr. Köse, "Yeni Türkiye’miz layık olduğu yüksek düzeye ulaşabilmek için iktisadi bağımsızlığın temel unsur olduğunun farkındadır. Ekonomik bağımsızlık, 1923 İzmir İktisat Kongresi’nden bu yana, ülkemiz için temel bir unsurdur. Türkiye Yüzyılı vizyonu, son 20 yılda güçlü altyapı ve siyasi istikrar üzerine inşa edilmiştir. Türkiye ekonomisi artık 1990’lardaki kadar kırılgan değil. Ekonomi, şoklara daha dayanıklı ve yeterli haline geldi. Dışa bağımlılık azaldı ve ekonomik olarak bağımsız bir hale gelme yolunda hızla ilerliyor” dedi. Toplumsal Seferberlik İle Bu Ruhu Sahiplenmeliyiz Özellikle özel sektörün ilerlemesinde üniversitelerin bir lokomotif görevi görecek şekilde konumlandırılmasının önemine işaret eden Rektör Prof. Dr. Köse, “Türkiye’nin ticari dinamizmi ve gücü, Doğu ile Batı arasındaki stratejik konumu, bir enerji merkezi olarak artan rolü, nüfusun girişimci ruhu, genç ve büyük nüfusu Türk ekonomisinin güçlü yönleridir. Millî Teknoloji Hamlesi’nin en büyük güvencesi, toplumsal seferberlik ruhuyla bu sahiplenmenin sürdürülmesidir. Bu yerli hamle, Türkiye’nin dış politika, ekonomi, sanayi, dijitalleşme ve sağlık alanları başta olmak üzere her alanda özgün ve bağımsız politikalar izlemesini sağlayacak bir girişimdir” diye konuştu. Son 20 yıllık başarı hikâyesinin güçlü altyapı hamleleriyle ilerlediğine işaret eden Prof. Dr. Köse,  savunma ihtiyaçları ve askeri teçhizat için yüksek dışa bağımlılığını çözen bir Türkiye’nin artık dünyaca kabul edilen bir başarının aktörü olduğunu vurguladı. Rektör Prof. Dr. Köse, “Özellikle ulaşım, lojistik, sağlık, eğitim, savunma sanayi, milli teknoloji girişimi, sanayi ve imalat alanlarındaki stratejik altyapı yatırımları, Türkiye ekonomisini dönüştürmeye yardımcı oldu. Türkiye çok daha güçlü bir bölgesel ekonomik ve küresel siyasi ağırlık merkezi olacak şekilde ilerlemektedir. Türkiye'nin bütünlük ve bağımsızlığına göz dikmiş ülkeler için bu durum ciddi bir sorun oluşturmaktadır” dedi. Oturum Prof. Dr. Mustafa Demirci, Doç. Dr. Tahsin Koçyiğit, Arş. Gör. Abdullah Burgu’nun sunumlarıyla tamamlandı. İktisadi Bağımsızlık Elzemdir Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Muzaffer Şeker, Türkiye İktisat Kongresinin, iktisadi bağımsızlık çabalarının bir yansıması olduğunu vurguladığı konuşmasında, uygulamaya koyulan Milli Teknoloji Hamlesinin önemine işaret etti. Prof. Dr. Şeker, “Kendi üretimimiz ve yerli kaynaklarımızı kullanarak ekonomimizi güçlendirmek, sürdürülebilir bir büyüme ve refah düzeyi sağlamak için elzemdir. Bu amaçla uygulamaya koyulan Milli Teknoloji Hamlesi bağımsızlık hedefinin sağlam bir zemine oturması için teknolojik altyapısını oluşturmaktadır. Ancak, bağımsızlık sadece içeride atacağımız adımlarla değil, aynı zamanda uluslararası iş birlikleriyle de güçlenir. İktisadi bağımsızlık her ülkenin ana hedeflerinden biri olmuştur. Tarihten günümüze uluslararası ortaklıklar ve imzalanan paktlar, ekonomik alanda Türkiye için büyük önem taşımaktadır. Dünya ekonomisindeki değişimler ve küresel gelişmeler karşısında Türkiye, aktif bir dış politika izleyerek çeşitli ülkeler ve bölgesel oluşumlarla iş birliği yapmıştır. Kendi üretimimiz ve yerli kaynaklarımızı kullanarak ekonomimizi güçlendirmek, sürdürülebilir büyümeyi ve refah düzeyini sağlamak elzemdir. Tarihten günümüze uluslararası ortaklıklar ekonomik alanda Türkiye için büyük önem taşımaktadır” sözlerine yer verdi.  Tarih Bir Akıştır Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin de Atatürk’ün Nazilli basma fabrikasının kapısında cumhuriyetin 15’inci yılında çekildiği fotoğrafı göstererek “Fabrika kapısının önünde ‘Her fabrika bir kale’ ve ‘Dünü unutma bugünü iyi anlarsın’ yazıyor. Dünü unuttuğumuz için bugün bazı şeyleri anlamakta zorlanıyoruz. Tarih aslında bir akıştır, hiçbir şey bitmemiştir. Bugün misaki iktisadi ilkelerine baktığımızda bize ne kadar lazım olduğunu anlıyoruz. Biz burada sadece kongre sonrası dönemi dikkate almadık. Daha önceki dönemlerde iktisadi hayattaki uygulamalarla ilgili de çok sayıda makale var. Burada esas mesaj, biz ne emperyalistlerin dayattığını kabul ettik ne de onlarla bir olup emperyalist politika izledik. Kongrenin bize verdiği mesaj bu oldu” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Çetin, kongre için 186 tebliğin geldiğini, bunu 87'ye düşürdüklerini, kongrede İzmir'deki üniversitelerin katılımıyla 126 bildirinin sunulacağını sözlerine ekledi. İki gün boyunca düzenlenecek 30 oturumda, İslamiyet’in ilk devrilerinden günümüze iktisat politikaları, teorileri, kurumları, uygulamaları ve iktisadi dönüşümler ele alınacak. Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi, İzmir Demokrasi Üniversitesi, Bakırçay Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi ve İzmir Ekonomi Üniversitesinin de katkı sağladığı etkinlik çerçevesinde; Türkiye Cumhuriyeti’nin tarım, sanayi, ticaret, turizm, finans ve kalkınma yolculuğu masaya yatırılacak. Dokuz Eylül Üniversitesi tarafından düzenlenen “İzmir’in Dünü ve Bugünü” sergisine de ev sahipliği yapacak olan etkinlik, ilgili herkesin katılımına açık olacak.  

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, İzmir Valiliği tarafından düzenlenen 15 Temmuz ve Milli Birlik Günü kutlama programına katıldı.  İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’in ev sahipliğinde Konak Meydanında yapılan törende bir konuşma yapan Rektör Köse, bu tür yapılarla mücadelede süreklilik gerektiğini vurguladı. Rektör Köse “Bu coğrafyanın kaderi yıkıcı ve bölücü örgütlerle bitmeyen mücadeledir. Bu mücadele her daim ve aralıksız sürdürülmelidir. Asırlardır yıkıcı ve bölücü amaç taşıyanlarla mücadele hem milletimizin hem de devletimizin enerjisini boşa harcamasına neden olmaktadır. FETÖCÜ hainler, halkın en masum duygularını kullandılar ve ülkeyi güçsüz halde getirmek için sureti haktan görünerek dini referanslardan yararlandılar. Aziz milletimizin bekasına kast ederek maşası oldukları mihraklarla işbirliği içinde devletin teçhizatı ile millete silah doğrulttular. 15 Temmuz’da göğüslerini hainlerin saldırılarına siper edip şehadet mertebesine ulaşan şehitlerimizi ve bu vatan uğrunda canlarını feda eden bütün şehitlerimizi rahmet minnet ve şükranla anıyorum. Gazilerimize bereketli bir ömür diliyorum. 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümünde yine 7 yıl sonra tıpkı ilk günkü heyecanla meydanı dolduran siz değerli İzmirlilere teşekkür ediyorum. Bu heyecan ve ruh fazla söze gerek bırakmadan iki şeyi haykırıyor: birincisi istiklaline aşık olan ve istikbalini bunun üstüne kuran bu millet ile hainler asla başa çıkamazlar ve çıkamayacaklar. Şu meydanlar, Milletimizin selameti ve ülkemizin bekası için tükenmez bir enerjinin göstergesidir. İkincisi milletimizin stratejik kurumlarına habis bir ur gibi yerleşen çetelerin temizlenmesinden sonra ülkemiz çok hızlı bir şekilde kayıp yılları telafi etti ve Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde dünyaya yön veren elit aktörler arasına girme noktasında şaha kalktı, hızlı ve kararlı yürüyüşünü sürdürüyor. Bu, milletimizin mayası temiz, hamuru sağlam yapısının sağladığı gücün de bir ifadesidir. Bu bizim emin adımlarla geleceğe yürüyüşümüzün bir ifadesidir. Bu duygu ve düşüncelerle istiklalimizin ve istikbalimizin güvencesi 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gümünüzü kutluyor, saygılar sunuyorum” dedi.

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Tıp Fakültesi’nde 2022-2023 Eğitim-Öğretim yılı mezuniyet coşkusu yaşandı İKÇÜ Tıp Fakültesi’nin 7. Dönem mezunu 168 hekimin mesleğe ilk adımını attığı törene İKÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Demokrasi Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Berna Dirim Mete, İKÇÜ Genel Sekreteri Nurettin Memur ve İKÇÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal ile İKÇÜ Tıp Fakültesi Kurucu Dekanı Mehmet Ali Malas, Yargıtay Üyesi Mustafa Uslu, İzmir Adli Tıp Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tokdemir, İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaynak, Dekanlar, Dekan Yardımcıları, Başhekimler, Başhekim Yardımcıları, Enstitü Müdürleri, Bölüm Başkanları, akademik ve idari personel ile öğrenci aileleri katıldı.  Ülkemizin Sağlık Sistemine Katılan Nitelikli Hekimlersiniz  Zorlu bir eğitim öğretim sürecinin ardından hayatlarının en mutlu ve gururlu günlerinden birini yaşayan İKÇÜ’lü hekimleri tebrik ederek konuşmasına başlayan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yasin Bulduklu, Tıp eğitiminin zorluklarına ek olarak, COVID-19 gibi küresel bir felaketi virüsün kol gezdiği ortamlarda deneyimleyen mezun öğrencilerin, gelinen noktada ülkemizin sağlık sistemine sürecin kahramanları ve nitelikli hekimler olarak katıldıklarını belirtti. Mezun öğrencilere, İKÇÜ’de aldıkları eğitimin sonucunda eleştirel düşünmeyi bilen, araştırma becerisi kazanmış, özgüveni yüksek ve etik değerlere bağlı birer hekim olarak mesleki hayata atılacaklarını hatırlatan Prof. Dr. Bulduklu, “Sizler, topluma karşı sorumluluk taşıyan kutsal bir mesleği icra edeceğinizi ve gelişim, değişim ve yenilikleri sürekli takip etmek zorunda olduğunuzu kesinlikle unutmamalısınız” dedi.  İKÇÜ Diploması Size Gönüllere Dokunma Sorumluluğunu Yüklüyor Ülkemizin sağlık alanında yakaladığı ivmenin İKÇÜ’lü hekimlerin katkılarıyla daha da yukarılara çıkacağına inandığını söyleyen Prof. Dr. Bulduklu, hekimlik mesleğinin esas unsurunun insan olduğunu ve insanı sevmeden bu mesleğin icra edilemeyeceğini vurgulayarak, mezunlara önce insanı sevmelerini ve işlerini bir ibadet anlayışı ile yapmalarını tavsiye etti. Prof. Dr. Bulduklu, “İnsanı sevdiğinizi göstermenin en iyi yolu, kuşkusuz iyi iletişim kurmak ve onu saygı duyduğunuza ikna ekmektir. İnsanların zor anları, kuşkusuz tam iyilik hallerinin tehdit altında olduğu zamanlardır ve bu zamanlarda onların hayatına dokunan hekimler, minnet ve şükran duygusunun esas muhatabı olmaktadırlar” ifadelerini kullandı. İKÇÜ’lü hekimlere bir iletişimci olarak tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Bulduklu, mezunlardan her hastanın eşsiz bir kişilik olduğunun ve gönüllü olarak hekim karşısına gelmediklerinin farkında olmalarını istedi. Etkili bir tedavinin önce göze, sonra söze ve nihayetinde de terapi ya da reçeteye bağlı olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Bulduklu, “Aldığınız diploma sizin hastaya fiziksel temasınız için ruhsat veriyor ama İKÇÜ diploması size gönüllere dokunma sorumluluğunu yüklüyor. Bilgiye bu denli hızlı erişilebilen çağımızda, iyi birer iletişimci olmanın sizi farklı kılacağını tekrar hatırlatıyor, mezuniyetinizi kutluyorum” şeklinde konuştu.  Sağlık Alanında Önemli Başarılara İmza Atacaksınız COVİD-19 pandemisi ve yüzyılın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremlerde fedakârca mücadele eden hekimlere ve sağlık çalışanlarına teşekkür ederek sözlerine başlayan İKÇÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal, bu mücadeleler sırasında kaybedilen tüm hekimlere, sağlık çalışanlarına ve öğrencilere de Allah’tan rahmet diledi. Bu yıl yedinci mezunlarını veren İKÇÜ Tıp Fakültesi’nin dünya tıp tarihi açısından zengin bir bölgenin merkezinde bulunduğunu hatırlatan ve mezunlara seslenen Prof. Dr. Topal, “Coğrafyamız tarih boyunca insan sağlığına önemli katkılarda bulunan hekimler yetiştirmiştir. Sizler böyle bir coğrafyada ve tarihsel süreçte hekimliğe adım atmaktasınız. Coğrafyamızın örnek hekimlerinin yaptığı gibi sizlerin de sağlık alanında önemli başarılara imza atacağınıza inanıyoruz” dedi. 2010 yılında kurulan, 2011-2012 Eğitim-Öğretim yılında 103 öğrenci ile eğitime başlayan ve ilk mezunlarını 2016-2017 Eğitim-Öğretim yılında veren İKÇÜ Tıp Fakültesi’nin tıp alanında öncü bir kurum olduğunu kaydeden Prof. Dr. Topal, eğitim programlarının ise öğrencilere özverili bir akademik ve klinik deneyim sunmayı amaçladığını belirtti.  Akredite Edilen İlk Tıp Fakültesiyiz Tıp Fakültesi olarak İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile birlikte kullanım protokolünden Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile iş birliği uygulama protokolünden aldıkları güçle bilimin önderliğinde özgün düşünceyi yücelten bir eğitim verdiklerini aktaran Dekan Prof. Dr. Fatih Esad Topal, “Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Saffet Köse’nin sıklıkla dile getirdiği gibi ‘deneyim ile dinamizmi birleştiren’ bir fakülteyiz. Mezuniyet öncesi Tıp Eğitimi Ulusal Standartlarını karşılayan fakültemiz 2019 yılında yapılan değerlendirme sonucu 2025 yılına kadar akredite edildi. Böylece Sağlık Bakanlığı hastaneleri ile afiliasyon yapılarak kurulan Tıp Fakülteleri içerisinde, akreditasyon belgesi alan ilk Tıp Fakültesi olmanın gururunu yaşadık. Ayrıca URAP sıralamasında 2000 sonrası kurulan üniversiteler içinde 2. Sırada bulunan üniversitemiz ve fakültemiz, İzmir ilinde Tıp fakülteleri içinde uluslararası indekslerde yayınlanan yayın sayısı bakımından birinci, proje sayısı bakımından 2’inci olarak önemli bir başarıya imza atmıştır” diye konuştu.   Vicdanınız, Kalbiniz Rehberiniz Olsun Tıp Fakültesi hocalarına seslenerek “Mezuniyetlerini kutladığımız genç meslektaşlarımızın nitelikli mezuniyeti sizlerin eseridir” diyen ve göstermiş oldukları özverilerden dolayı teşekkür eden Prof. Dr. Topal, maddi ve manevi desteklerini eksik etmeden evlatlarını bugünlere getirmelerinden dolayı da öğrenci ailelerini tebrik etti. Son olarak mezunlara “İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin Genç Hekimleri, Meslektaşlarım” şeklinde hitap eden Prof. Dr. Topal: “Aldığınız eğitim, öğretim ve sahip olduğunuz üstün meziyetler ile her zorluğun üstesinden geleceğinize inanıyorum. Mesleğinizi icra ederken kendinizi yenileyebilmenizi, sürekli gelişime açık olmanızı ve bunu sürdürebilmenizi tavsiye ederim. Sizler topluma örnek ve önder olabilecek biçimde yetiştirildiğinizi unutmayın. Mesleğin gereklerine ve saygınlığına uygun davranın.  Vicdanınız, kalbiniz rehberiniz olsun. Yolunuz açık olsun” ifadelerini kullandı.  Hiç Tanımadığımız, Bilmediğimiz Hayatlara Dokunacağız Fakülte birincisi olarak mezuniyet kütüğüne plaket çakan Dr. Alara İlksen Topuz yaptığı mezuniyet konuşmasında 6 yıllık yorucu eğitim öğretim yolculuğunu nihayete erdirip mezun olmalarından dolayı mutluluğunu paylaştı. Topuz, “Bizlerin 6 yıllık yolculuğu elbette ki zordu, sabır ve özveri gerektiriyordu, hatta gençliğimizden ödün istiyordu. Ancak bizler 6 yıl önce ilk kez beyaz önlüğümüzü giyip bu yola çıktığımız günden itibaren tüm zorlukları göğüsleyip kararlılıkla bugüne gelmeyi başardık. Fakültede geçirdiğimiz yıllar boyunca eminim hepimizin yapacağı meslekle ilgili ‘Acaba doğru yolda mıyım’ diye sorguladığı, ‘Verdiğim bu emeklerin karşılığını alabilecek miyim?’ diye durup düşündüğü anlar olmuştur. Ancak bu karmaşık duygular içindeyken hiç tanımadığımız ve bilmediğimiz hayatlara dokunacak olmak, insanlar için çok önemli soruların cevabı olabilme ihtimali bizi bu düşüncelerden uzaklaştırıp içtenlikle yola devam etmemizi sağladı” şeklinde konuştu. Hekimlik sanatını icra edebilmek için hayat boyunca okumak, çalışmak her yeni hastayla kendilerine bir şey katmanın bundan sonraki asli görevleri olacağını söyleyen Topuz, kutsal bir meslek olan hekimliğin büyük sorumluluklar ve fedakarlıklar gerektirdiğinin bilincinde olduklarını belirtti. Topuz, “Eğitimimiz süresince bizlere emek veren, yol göstericilik yapan, deneyim ve birikimlerini bizlerle paylaşan fakültemizin çok değerli ve seçkin hocalarına sonsuz şükranlarımızı sunuyor, başta kendi annem ve babam olmak üzere tüm sevgili ailelerimize koşulsuz olarak her durumda yanımızda oldukları için sonsuz teşekkürler ediyorum. Genç hekim arkadaşlarıma ise mesleklerinde başarı ve hepsine hayallerindeki yaşamı diliyorum” diyerek konuşmasını noktaladı.  İKÇÜ Tıp Fakültesi mezuniyet töreni açılış konuşmalarının ardından, dereceye giren öğrencilere plaket ve belge takdimi, mezun öğrenciler anısına fakülte kütüğüne plaket çakılması ve diplomaların takdiminden sonra Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Esad Topal’ın eşliğinde Hipokrat andını okuyan mezunların kep atmasıyla birlikte sona erdi. İKÇÜ Haber Ajansı